Bursa Gölyazı Köyü Gezi Rehberi 2025 — Gitmeye Değer Mi?
Bursa Gölyazı Köyü'ne Gitmeye Değer Mi? 2025 Güncel
→ Ne İşin Var Oralarda Ekibi Güncellendi: ♥ 29 Haziran 2025 ♥
Herkese merhabalar! Hoş geldiniz, iyi ki geldiniz!
Bursa’nın küçük Venedik’i olarak bilinen Gölyazı Köyü…
Kimisinin dilinden düşüremediği, tekrar tekrar gitmekten vazgeçemediği; kimisininse “Yahu, bu kadar da abartılacak bir yer değilmiş,” dediği bir yer.
Peki, Gölyazı’da gerçekten neler oluyor? 2025 yılında köyün durumu nasıl?
Biz, yıllardır Bursa’da yaşayan ve Gölyazı’yı defalarca ziyaret etmiş kişiler olarak, yakın zamanda tekrar yola koyulduk. Bu kez tüm günümüzü ayırıp köyü en ince detayına kadar gezmeye ve anlamaya çalıştık.
Gelin, en güncel haliyle, iyisiyle kötüsüyle Gölyazı’yı birlikte keşfedelim…
Gölyazı’yı anlamak…
Yıllardır gittiğimiz Gölyazı köyü, her ziyaretimizde bizi şaşırtmaya devam ediyor. “Belki bu sefer daha iyi olmuştur” diye umut ediyoruz ama genellikle sürprizlerle karşılaşıyoruz. Yine de, Gölyazı’nın en güzel yanlarını ve bizi rahatsız eden yönlerini en objektif şekilde anlatmaya çalışacağız. Önce biraz Gölyazı’yı tanıyalım.
Antik çağda Apollonia adıyla bilinen bu köyde, Roma’dan Bizans’a, Osmanlı’dan Cumhuriyet’e uzanan izlere rastlamak mümkün. Bugünlerde, çoğunlukla mübadeleyle Selanik’ten gelen Türk göçmenlerin yaşadığı Gölyazı, geçimini hâlâ büyük ölçüde balıkçılık ve sınırlı da olsa turizmle sürdürüyor.. Köyün merkezin de “Ağlayan Çınar” olarak bilinen yaklaşık 700 yıllık dev çınar ağacı ise hem köyün simgesi hem de belki de en çok fotoğraflanan noktası.
Bursa Merkezden Gölyazı’ya Nasıl Gidilir? (2025 Güncel)
Bursa merkezden Gölyazı’ya gitmek için önce Metro’ya binin ve “Uludağ Üniversitesi” durağında inin. İndiğinizde, minibüs duraklarının olduğu tarafa çıkan merdivenleri kullanın. Çıktığınızda tam karşınızda birkaç tabela göreceksiniz — “5/G Gölyazı” yazan otobüs durağını bulun. Bu minibüse binerek yaklaşık 20-25 dakikada Gölyazı’ya ulaşabilirsiniz.
Minibüslerde Bursakart geçerli, kartınızı mutlaka yanınızda bulundurun.
BURULAŞ’ın sitesinden 5G saatlerini kontrol edebilirsiniz.
Not: Pek çok kaynakta hâlâ “Küçük Sanayi durağından binin” şeklinde bilgi yer alıyor. Ancak güncel uygulamaya göre minibüsler artık Üniversite durağından kalkıyor. Biz de bu gelişmeleri takip ediyoruz; ileride bir değişiklik olursa yazımızı güncelleyerek sizi bilgilendireceğiz.
Gölyazı’ya Araba ile Girişte Ayakbastı Ücreti
Gölyazı’ya araba ile gittiğinizde köyün girişinde “ayakbastı parası” alınıyor. Açıkçası Türkiye’de böyle bir uygulamaya pek rastlamadığımız için biraz şaşırdık. Görevli bazen oluyor, bazen görünmüyor; özellikle hafta sonları köy kalabalık olunca mutlaka orada oluyorlar. Köy sakinlerine sorduğumuzda, mesainin akşam 5-6 gibi bittiğini ve o saatten sonra girişin ücretsiz olduğunu söylediler. Eğer hafta sonu gidecekseniz, bunu aklınızda bulundurun deriz.
Her Sene Gittiğimiz Gölyazı’da Bu Yıl Neler Farklıydı?
Bursa’da yaşadığımız için Gölyazı Köyü’ne neredeyse her yıl, 1-2 kez mutlaka uğrarız. Bizi bu köye çeken başlıca nedenlerse, gölde gün batımını izlemek ve taze göl balığı yemek — özellikle de turna ya da yayın balığı. Ancak bu yıl yaptığımız ziyarette bazı değişiklikler dikkatimizi çekti.
İlk olarak, köy halkının tavırlarında bir farklılık vardı. Size karşı hâlâ güler yüzlüler, kötü bir tutum kesinlikle yok; ama artık her şeyin ticarete döküldüğünü hissettik. Eskiden Gölyazı’da daha fazla samimiyet ve doğallık vardı. Şimdi ise bu atmosferin yerini, biraz daha “müşteri–satıcı” ilişkisi almış gibi.
Bir diğer gözlemimiz ise göldeki balık popülasyonunun azalmış olmasıydı. Artan avlanma ve ticaretin etkisiyle balık sayısında belirgin bir düşüş olduğunu yerel halk da dile getiriyor. Yine de her şeye rağmen köyü dolaştık, ve her zamanki gibi gölde gün batımını izlemek bize iyi geldi.
Sabahın erken saatlerinde Gölyazı’da gölden tutulan taze balıklar, köy meydanında açık artırma usulüyle satılıyor.
Gölyazı’nın Çehresi Değişiyor mu? Çevre ve Temizlik Gözlemlerimiz
Gölyazı Köyü’nün neredeyse her sokağını gezmeye çalıştık; bu sayede çevresel durumu derinlemesine gözlemleme şansı bulduk. Açık konuşmak gerekirse, 2023 ve 2024’e kıyasla çevre açısından bir tık daha toparlanmış bir görünüm var — ama bize göre hâlâ yetersiz.
Böylesine doğal ve tarihi açıdan özel bir yerin, özellikle de göl ve çevresinin bu kadar ihmal edilmesi bizi gerçekten üzüyor. Bu konuda farkındalık çalışmalarının artması gerektiğine inanıyoruz. Biz de elimizden geldiğince bu konuda içerikler üreterek katkı sağlamayı hedefliyoruz.
Siz de Gölyazı ya da benzeri yerlerde çevreyle ilgili gözlemler yaptıysanız, yorumlara mutlaka yazın. Bu konularda sesimizi birlikte duyurabiliriz.
Bursa Gölyazı Hakkında Olumlu Gelişmeler
Buraya kadar anlattıklarımızda Gölyazı’nın bazı sorunlu yönlerinden bahsetmiş olabiliriz, ama gördüklerimizi paylaşmamak da haksızlık olurdu. Gözlem yapmak, fikir belirtmek ve yapıcı eleştirilerde bulunmak; bir yeri gerçekten sevmekle, onun daha iyi olmasını istemekle ilgilidir. Biz de tüm samimiyetimizle Gölyazı’nın hem güzelliklerini hem de eksik kalan yanlarını aktarmaya çalıştık. Çünkü inanıyoruz ki farkındalık yaratmak, ülkemizin doğal ve kültürel değerlerinin korunmasına katkı sağlar
Şimdi gelin, Gölyazı’da son yıllarda gördüğümüz olumlu gelişmelere de birlikte göz atalım.
- Japonlar Gölyazı’yı Özellikle Çok Sevmiş!
Japon Seyahat Acenteleri Birliği (JATA) tarafından hazırlanan özel bir raporda, Gölyazı Avrupa’nın en güzel 30 kasabası arasında gösterilmiş. - Nilüfer Belediyesi, Gölyazı’nın UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne alınması için başvurularını hızlandırmış durumda. Köyün sahip olduğu tarihi ve kültürel mirasın korunması amacıyla yürütülen bu çalışmalar halen devam ediyor. Henüz resmi listeye girmiş olmasa da, Gölyazı’nın bu yönde güçlü bir aday olduğunu söylemek mümkün.
- Bursa Büyükşehir Belediyesi’de Gölyazı köyü üzerinde çalışmalarını sürdürüyor. güzel gelişmelerin olalacağını umuyoruz.
Gölyazı'da Gezilecek Yerler - Yapılacaklar Listesi
Eğer Bursa’ya şehir dışından geliyorsanız ve Gölyazı’ya da zaman ayırmayı düşünüyorsanız, köyü gezmek için yaklaşık 2 saat yeterli olacaktır. Özellikle akşam saatlerini tercih etmenizi ve gün batımına denk getirmenizi mutlaka tavsiye ederiz — Gölyazı, gün batımında gerçekten çok daha etkileyici bir atmosfere bürünüyor.
Haritayı Büyütünüz. ( Sol taraftaki ikona basarak listeyi açabilirsiniz)
Gölyazı’da öyle her köşe başında “mutlaka görmelisiniz” denecek onlarca mekân yok; ama zaten bu köyün güzelliği de biraz burada saklı. Biz, gerçekten görülmeye değer birkaç yeri nokta atışı olarak işaretledik. Zaten köyün içine adım attığınızda, ister istemez sokaklara karışmak, keşfe çıkmak istiyorsunuz. Gölyazı, kendiliğinden gezdiren, doğal akışında keşfedilen bir yer.
1) Aziz Panteleimon Kilisesi
Aziz Panteleimon Kilisesi, Gölyazı’da 1908-1918 yılları arasında inşa edilmiş önemli bir Rum Ortodoks kilisesidir. Geç Osmanlı dönemi mimarisini yansıtan yapı, mübadele sonrası terk edilmiş, zamanla zarar görmüş; ancak Nilüfer Belediyesi tarafından restore edilerek 2014’te kültürevi olarak yeniden açılmış.
2) Ağlayan Çınar
Ağlayan Çınar, Gölyazı Köyü’nün tam merkezinde yer alıyor ve adeta köyün simgesi hâline gelmiş durumda. Bu anıtsal çınar, Bursa’nın en yaşlı ağaçlarından biri olarak biliniyor. Rivayete göre, mübadele döneminde yaşanan Eleni ile Mehmet’in hüzünlü aşkı bu ağacın altında son bulmuş. Aşıkların burada can verdiği söylenir ve çınarın gövdesindeki büyük kovuk, bu efsaneye sessiz bir tanık gibidir.
3) Gölyazı Sandal Turu
Gölyazı sandal turu hakkında deneyimimizi paylaşmak isteriz. İlk akla gelen soru elbette “Bursa Gölyazı tekne turu fiyatları ” oluyor. Genellikle turcular size 20 dakikalık bir tur için 400 TL gibi bir rakam söylüyorlar. Bu fiyat kişi başı değil; sandalı komple kiralamış oluyorsunuz. Tur, göl çevresinde kısa bir rota izliyor. Köyde bu hizmeti veren çok sayıda kişi var, bu nedenle fiyat değişken olabilir. Mutlaka pazarlık yapmanızı öneririz. Çünkü bir kez fiyat sorduğunuzda, sizi kolay kolay bırakmıyorlar. En baştan, içinize sinen net bir fiyat söylemeniz en doğrusu olacaktır.
4) Tarihi Gölyazı Sokakları
Gölyazı’da yapılacak en keyifli şeylerden biri köyü turlamaktır. Bu tur hem göl kıyısında huzurla yürümeyi hem de tarihi sokaklara dalarak geçmişin izlerini hissetmeyi içerir.
Arnavut kaldırımlı dar sokaklara girdikçe, yerel halkla iç içe olursunuz; böylece onların günlük yaşamlarına dair küçük ama samimi gözlemler yapma şansı yakalarsınız. Zaten taş evlerin ve eski Rum mimarisinin izlerini taşıyan yapılar hemen dikkatinizi çekecektir.
5) Zambaktepe’ye Tırmanın
Zambaktepe, yarımadanın karayla birleştiği noktaya bakan bir yamaçta yer alıyor. Köy meydanındaki çay bahçesinden yürüyerek sadece 10 dakikada ulaşılabiliyor. Yol çok dik değil ama rahat ayakkabı giymenizi öneririz. Tepeye çıktığınızda sadece manzara değil, bu bölgenin geçmişine dair izler de sizi karşılıyor.
Zambaktepe ismi, bölgede mübadele öncesi yaşamış olan Rum halkın mezar taşlarına zambak dikme geleneğinden geliyor. Burası eskiden bir Rum mezarlığıymış ve zamanla bu tepe “Zambaktepe” adıyla anılmaya başlamış. Ayrıca, antik dönemlerde burada bir amfi tiyatro olduğu da söyleniyor. Ne yazık ki organize bir kazı çalışması yapılmadığı için sadece birkaç taş kalıntısı gözle görülebilir durumda.
6) Gölyazı'da Gün Batımı Bir Başkadır
Gölyazı’da gün batımını izlemek için Zambaktepe harika bir tercih olabilir. Manzara gerçekten etkileyici ve o anı yaşamak bambaşka bir deneyim sunuyor. Biz ise bu sefer gölün biraz daha farklı bir tarafındaydık.
Güneşin ufka iyice yaklaştığını görünce, elimizdeki fotoğraf makineleriyle hızlıca harekete geçtik ve o eşsiz anları yakalamaya çalıştık. Gölyazı’nın gün batımı, ister tepeden ister göl kıyısından izleyin, kesinlikle hafızalara kazınacak güzellikte.
7) Gölyazı’nın Leyleklerini Hiç Unutur Muyuz?
Leylek kardeşler de bakmış ki bu gölde nefis balıklar var, burayı kendilerine mesken tutmuşlar. “Hep köy halkı mı avlayacak balıkları, bizim de burada hakkımız var!” demişler ve Bursa Gölyazı’ya sık sık uğrar olmuşlar.
Biz oradayken leylek kardeşlerden biriyle karşılaştık. Göl kenarında sessizce yemeğini yiyordu. Onu rahatsız etmemeye özen gösterdik ve o anın güzelliğini bir fotoğraf karesiyle ölümsüzleştirdik.
Gelelim Restoranlara: Gölyazı'da Ne Yenir?
Gölyazı’da restoran bulmak zor değil; köy halkının birçoğu evlerinin teraslarını ya da bir bölümünü restoran haline getirerek hem geleneksel lezzetleri sunuyor hem de kendilerine bir gelir modeli oluşturmuş. Bu sayede Gölyazı’da yemek yemek, sadece bir ihtiyaç değil, aynı zamanda yerel yaşamın bir parçasına tanıklık etmek gibi.
Bizim Gölyazı’da yıllardır gittiğimiz ve tavsiye etmekten hiç çekinmeyeceğimiz favori mekânımız Gönül Sofrası Restaurant. Burası aile işletmesi ve gerçekten içten bir misafirperverlikle karşılaşıyorsunuz. Merdivenlerden en üst kata çıktığınızda, sanki bir akrabanızın evine misafirliğe gitmişsiniz gibi sıcak bir atmosferle karşılaşıyorsunuz. Göl manzarası da cabası.
Biz genelde burada turna balığı tercih ederiz ama menüde farklı balık çeşitleri ve ev yemekleri de mevcut. Ayrıca kahvaltı servisi de oldukça keyifli.
Peki, Bursa’ya kadar gelmişken meşhur süt helvasını denediniz mi?
8) Gözlemeci Ablalara Dikkat!
Köyün girişinden merkeze doğru ilerlerken karşınıza ilk çıkacak olanlar, meşhur gözlemeci ablalar olacaktır. Genellikle sizi sıcak bir tebessümle karşılayıp, “Hoş geldiniz oğlum, kızım, buyurun bakam, haydi yemek yiyelim” gibi davetkâr cümlelerle masalarına çekmeye çalışacaklardır.
Sacda pişen gözlemelerin “cızz” sesiyle birlikte kokular da havayı sarınca, kendinizi bir anda oturmuş bulmanız mümkün. Ablalar aslında sadece samimiyet değil, ticaretin de farkındalar — ama lezzet konusunda da iddialılar. Biz tattık, kötü değildi. Yine de köyü biraz daha gezmenizi, farklı restoran ve balıkçılara da göz atmanızı öneririz. Tercih tabii ki her zaman sizin 😊
gehe2k
mahpfu
ysx20a
29cwsd
elqahw